Hile-i ser'iyye nedir ?

'Mehâric' diye de isimlendirilen hilenin, Islâm hukukundaki tanimi söyledir:

"Ser'î (hukukî) bir kurtulus, hukukî bir tedbir veya hukukî bir çikis yolu" demektir.(1)

Hile-i ser'iyye, hukuka uygun olarak problemlerin çözümünde kullanilmistir. Bu, kolaylik, genislik getirdiginden çogu mezhepler tarafindan uygulanma sahasi olmustur. (2) Serahsi'ye göre "Kendisiyle ferdin, haramdan uzaklastigi, veya helali elde ettigi hile, dinen güzeldir. Mekruh olan hile ise, baskasinin hakkini almak, bâtili hak göstermek veya hak olan bir seye süphe etmesine vesile olacak, sekilde yapilan hileler (tahrimen) mekruhtur."(3)

Islâm tarihinde hukuka uygun olarak isletilen bir çok hile-i ser'iyye mevcuttur: Buna, su hadis-i serif misal gösterilebilir: Bilal (r.a.) Hz. Peygamber'e ikram etmek için iyi cins hurma getirdi. Allah'in elçisi bu hurmayi nereden aldigini sorunca, Bilal söyle dedi:

"Bizde âdi bir hurma vardi. Nebi (s.a.)'e yedirmek için, ben onun iki ölçegini bu iyi hurmanin bir ölçegine sattim."

Bunun üzerine Allah'in Resûlü (a.s.) söyle buyurdu:

"Bizde âdi bir hurma vardi. Nebi (s.a.)'e yedirmek için, ben onun iki ölçegini bu iyi hurmanin bir ölçegine sattim." Bunun üzerine Allah'in Resûlü (a.s.) söyle buyurdu:

"Eyvah, eyvah ribanin ta kendisi, ribanin ta kendisi. Bunu böyle yapma. Fakat hurma satin almak istersen, kendi hurmani baska bir satim akdi ile sat. Onun satis bedeli ile istedigin hurmayi satin al." (4)

Baska bir rivayette hadisin sonu söyledir: "Bu riba muamelesi olup, onu bozunuz. Sonra elinizdeki hurmanizi satip, bunun bedeli ile bize hurma satin aliniz.

Bu örneklerden anlasildigina göre, ayni cins mallar trampa edilecekse, esit olarak mübadele edilmeli, eger kalite farki gibi nedenlerle taraflardan birisi veya ikisi buna razi degillerse, mübadele edilecek mallarin kiymeti para ile takdir edilerek degisim yoluna gitmeli.

Bu örneklerden anlasildigina göre, ayni cins mallar trampa edilecekse, esit olarak mübadele edilmeli, eger kalite farki gibi nedenlerle taraflardan birisi veya ikisi buna razi degillerse, mübadele edilecek mallarin kiymeti para ile takdir edilerek degisim yoluna gitmeli.

Bu satista, faize düsmemek için trampa yerine "para ile satis yapma" yoluna gitmek, ser'i bir hile (çözüm) örnegidir. Kaynaklarda insanlari aldatmak ve sahtekârlik için yapilan hilelerin; kitap, sünnet ve icmaya göre haram oldugu belirtilmistir. (5)

Bu satista, faize düsmemek için trampa yerine "para ile satis yapma" yoluna gitmek, ser'i bir hile (çözüm) örnegidir. Kaynaklarda insanlari aldatmak ve sahtekârlik için yapilan hilelerin; kitap, sünnet ve icmaya göre haram oldugu belirtilmistir. (5)

Bir yolunu bularak, kitabina uydurarak veya ismini degistirerek harami islemek, sorumlulugu kaldirmaz; aksine bu yollar ve çareler de haramdir. Resûl-i Ekrem (s.a.s.): "Ümmetimden bir grup baska bir isim koyarak sarabi helâl sayacaktir" (6) buyrugu ile buna isaret etmistir. Müstehcen gösteri, eser ve hareketlere "san'at", faize "sermaye kâri" demek bunlari helâl kilmaz. (7)

Bosanmis bir kadini, onunla sürekli evli kalmak amaciyla degil de önceki kocasina helal ettirmek (tahlîl) maksadiyla anlasmali nikah yapmak, ulemânin çogunluguna göre caiz degildir (9). Bu konuda Hz. Peygamber Efendimiz (a.s.): "Allah, hulle yapana da, kendisi için hulle yapilana da lanet etsin" (10) buyurmaktadir.


Kaynak: Ali Riza Günes, Kadin ve aile, 07/97