Insa edilir ölüm kat kat bir zaman
bi de bakarsin çikagelir her an
bir gece bir hengame ki sirilsiklam
kaçacak mekan yok ölüme çarpar insan...
Can köprücük kemigine dayandigi zaman
ve ayaklar ayaklara dolasir o an
o gün dost dostun halini sormaz
daglar yün topaklari gibi atilir o an...
Kimine cennetten güller dürülür
kimine atesin külleri savrulur
bir mahser ki kirkbes saniyesi bile
daglari yürütüp denizleri köpürtür...
Ölüm dogarken yazilir künyemize
agiz tadim bozar konusamayiz keyfimizce
bu çocuk bu genç bu ihtiyar hem de yanyanalar
bedenleri suskun ki son istasyon yetiştik ölüme...
Bir çatirti çarpar Asumanin kararan saçlarina
sözü bitmis, sararmis bir ten dokunur fezaya
yarimca bir rüyaymis, bir sari yapraktan hayat
o saat ne oluyor o saat ne oluyor demek var ya!..
Çiglik yükselir güne endami duman
dolaşmaz olur türküler dillere titrek titrek o an
göz görmez duymaz kulak mahseri solur varlik
söz düser Inna lillahi ve inna ileyhi raciûn...Hazirlayan: Musa Dogan