. |
"MİHENK"İ GÖRDÜM
Prof. Dr. Osman
Eskicioğlu
İnsanoğlunun hayatı dünyada mihenge göre programlanmıştır. O yüzden insan için
mihengin önemi insan hayatı ile eşdeğerdedir. Eğer insan ve toplum hayatında mihenk
varsa, ölçü varsa, değer varsa ve değer yargıları varsa, o insan ve o toplum
hayatını yaşıyor demektir. Ölçüsüz, mihenksiz ve terazisiz yaşanan hayat,
ıztırap ve sıkıntıdan ibarettir. Her canlı var olmak ister, yaşayıp hayatiyetini sürdürmek
ister. Ama canlı varlıkların hayatlarını devam ettirebilmeleri için uymaları
gereken bir takım ölçü,kural ve kaideler vardır. Canlı varlıklar arasında en üst
düzeyde olan insan ise bulunduğu mevkiye uygun bir şekilde en yüksek ölçü, kural,
biçim ve şekillerle donatılmıştır. Onun için hep mihenge vurduktan sonra fikir ve
düşüncelere sahip oluruz ve her türlü hareket ve davranışlarımızı mihenk süzgecinden
geçirdikten sonra uygulamaya koyarız; eğer böyle yapmazsak insanlığımızı
yaşamıyoruz demektir. "Mihenk" Batı Trakya Türk Azınlığı Vaaz ve İrşat
Heyeti tarafından çıkarılmakta olan aktüel ve kültürel bir dergidir.
Derginin üzerinde mihenk ismini gördüğüm zaman bugün insanlık aleminin dinde,
ilimde, ekonomi, siyaset ve aile hayatı gibi alanlarda ölçüsüz davranışları hemen
hatırıma geldi. Ölçü ve mihengin kaybedildiği bir zamanda "Mihenk" adında
bir dergi çıkarmak, yitirilmiş bu değerlere yeniden kavuşmaya ne kadar şiddetli bir
ihtiyaç olduğunun açık bir delilidir. Bu ihtiyacı yürekten hisseden ve hissettiği için
dergiye "Mihenk" adını veren bu ehl-i hizmet kardeşlerimizi candan kutluyor
ve kalbi şükranlarımı sunuyorum.
Gerçekten bugün yeryüzüne baktığımızda 'şu toplum dinî, ilmî, ictimaî, idarî,
siyasî, iktisadî ve ailevi yönden insanlık alemine örnek olabilir',diyebileceğimiz
tek bir toplum görülmemektedir. Çünkü insanlar saydığımız bu alanlardaki
mihenklerini, ölçü ve değerlerini kaybetmişlerdir. Bugün insanlığın doğruyu
yanlıştan, iyiyi kötüden, güzeli çirkinden,faydalıyı zararlıdan ve adili gayr-i
adilden ayırabilecek yepyeni bir mihenge ihtiyacı vardır. Bu mihenge ulaşmak o kadar
kolay bir şey değil, bilakis çok zor bir iştir. Bu yepyeni bir medeniyetin doğmasına
bağlı bir iştir. Bu, kainat kitabını yeniden okuma meselesidir. Bu, kitabın
alfabesini yeniden yazmak demektir. Mihenk, doğruyu, hakkı ve hakikati bulmak için
ölçmek ve ölçüm yapmak demektir. Kendi mihengine sahip olanlar, örnek kişilerdir.
Örnek kişiler örnek toplum kurarlar. Örnek toplum, bütün kurumlarıyla dengeli,her
alanda mihenkle hareket eden, ölçülü ve adaletli bir toplumdur. Örnek toplumda din ve
vicdan hürriyeti vardır. Vicdanlara asla baskı yapılmaz. Herkes istediği dine girer
veya girmez; yaşar veya yaşamaz. İlkeli, mihenkli toplumda devlet fertleri sömürmez;onun
bireysel haklarını elinden almaz. Milliyeti ve dinine karışmaz. Dinî olanla ilmî
olan, ahlakî olanla hukukî olan birbirinden ayrılmıştır. Ölçüleri olan dengeli
toplumda aile, mutluluğun paylaşıldığı yerdir. Aile bireyleri birbirine vücuttaki
hücreler kadar yakın ve bağlıdırlar. Artık ezilmiş, çözülmüş ve zedelenmiş
bir aile değil; üyelerinin iş bölümüne sahip olduğu, hak ve görevlerin belirdiği,
sevgi ve saygı temeline oturan, doğal bir uzviyet olan yepyeni bir aile tipi. Ailenin
bir otel veya lokanta muamelesi gördüğü bir toplumdan sonra huzurlu bir hayatın
yaşandığı yer olduğunu söylemek ancak mihenkli bir toplum için mümkündür.
Mihenkli toplum demek eşyanın tabiatına uygun ölçülere sahip bir toplum demektir.
Böyle bir devlette insanlara eşit muamele yapılır.
Netice olarak mihenkli toplum, ilkeli toplum,kurallı toplum, hukuk toplumu ne derseniz
deyin, böyle bir toplum dinî, ilmî, ictimaî (idarî, siyasî),iktisadî ve ailevi
yönden oturmuş bir toplumdur. Bu kurumlar arasında tam bir iş bölümü ve anlaşma
vardır. Biri diğerinin işine karışmaz; tam bir görev ve yetki dağılımı vardır.
Böyle bir toplumda bireyler son derece mutlu, refah düzeyi yüksek ve geleceğe güvenle
bakarlar. İşte "Mihenk" gelecekte böyle bir medeniyetin kurulacağının bir
habercisi olarak kabul edilebilir.
|
. |